MİDİLLİ ADASI | Aller Tour
MİDİLLİ ADASI
Lesvos, Lesbos, Mitilini Adası, Türkçesi Midilli. Ayvalık’ın karşısında bulunan şirin bir adadır. Ayvalık’ a çok benzer.
Midilli Adası'na girişlerde Yunanistan vizesi veya Schengen vizesi istenmektedir.
Çok lüks otelleri yoktur. Size önerebileceğim 2 otel var: Merkezde kalmak isterseniz Blue Sea Hotel ya da merkezden araçla 15 dakika uzaklıkta olan Elysion Hotel.
Midilli, çok derli toplu bir adadır. Merkezi güzeldir. Cafeler, tavernalar akşamları çok canlıdır. Gündüz herhangi bir eğlence yoktur. Sahilde frappe içip, yoğurtlu dondurma yiyebilirsiniz. Adanın neresinde olursanız olun frappeyi her yerde çok güzel yaparlar. Yunanların en popüler kahvesidir. Özellikle yazın bol buzlu frappe çok iyi gider. Monkey Bar, merkezdeki en ünlü yerdir. Geceleri yer bulmakta zorlanacağınız kadar kalabalık olur, saat 01:00’den sonra gece kulübüne döner.
Adanın gidilmesi gereken bir yeri de yarım saat sürecek bir araç yolculuğuyla varabileceğiniz Molivos ( Mithimnia) şehridir. Molivos, bizim Kaş – Kalkan gibi dik bir yamacın üstüne kurulu bir şehirdir. Çok hoş bir merkezi vardır. Hem gecesini hem de gündüzünü görmeli ve yaşamalısınız. Molivos’u görmeden adadan dönmek olmaz.
Molivos’un çok yakınında bulunan meşhur Efthalou Köyü küçük termal bir merkezdir. En fazla aktivite burada olur, daha canlıdır. Çakıl taşlarıyla kaplı olan sahil, tamamen ıssızdır. Şezlong dahi yoktur . Octopus Restoran ve Gatos Restoran, fiyat açısından makul yerlerdir. Burada muhakkak ahtapot yemelisiniz. İpe asılan ahtapotları bir süre sonra tabağınızda görmek sizi şaşırtır. Deniz kenarında olan Cognas Cafe’yi de atlamamak gerek. Burada çok fazla Türk olduğu için hafta sonları çok yoğundur. Rezerve yaptırmanızı öneririm. Deniz akvaryum gibidir. Ama inanılmaz soğuktur.
Thermi şehri üzerinden kuzeye hareket ederseniz, Osmanlı dönemi ve sonrası en lüks oteli olan Sarlıca Palas' ta fotoğraf molası vermeden geçilmez. Mandamados Köyü'ne doğru yola koyulduk. Bu köyde sadece Ortadokslar için değil , tüm inananlar için mucizeler yaratmış çok özel bir yer olan Başmelek Taksiarhis Manastırı ve kilisesini ziyaret edip, dua ve dileklerde bulunabilirsiniz. Bu kilise hakkında birçok mucize duymuştum. Ben de gelip dileklerimi sundum. Ayrıca bu kiliseninin bahçesinde bulunan cafede ballı yoğurt ve top lokmalarının tadına bakmadan gitmeyin.
Petra, kalesi ile dikkat çeker. 115 basamak çıkıp kaleye ulaşabilirsiniz. Kalede bir kilise vardır. Buradan Petra’yı tepeden görmek çok zevklidir. Burada hediyelik eşyalar alabileceğiniz marketler, dükkanlar vardır ama saat 14.00'te her yer kapanır.
Adanın başka bir koyu Skala Kallonis'tir. Petra’nın aksine suyu çok ılıktır. Sahili kumlu ve sığdır. Orada bulunan küçük,çok salaş, ama bir o kadar da güzel bir restoran vardır. Yiyecekleri de çok taze ve lezzetlidir.
Midilli Adası'nda beni etkileyen yerlerden biri de Limonos- Ayos Ignatios Kutsal Manastırı'dır. 1523 yılından bugüne kalmış bir manastırdır. İçeride rahip erkekler bir tarafta, kadınlar öteki tarafta otururlar. Tabii ben manastırı eski usul bir hayatla var olduğunu görünce çok şaşırmıştım. Böyle bir durum ile karşılaştığımda çok enteresan gelmişti. Kadınlar erkekler tarafına geçemiyor, kurallara uyum sağlıyorlardı. Manastırda yüzyıllar öncesinden kalma zeytinyağı yapım odaları, ibadetlerin yapıldığı odalar vardı. O odalarda rahipler yaşıyor ve öldükten sonra da oraya gömülüyorlarmış. Beni çok etkilemişti. Bahçedeki tavus kuşları da çok güzel bir görüntü sergiliyordu.
Valousa Köyü'ndeki evleri görünce çok beğendim, hatta bir an Alaçatı’daki evlerden bile daha güzel olduğunu düşündüm. Doğal, korunaklı, pırıl pırıl bir köydür. Yapay hiçbir şey bulamazsınız. Sanırım bu ada bu görüntüsü ile çok güzel.
Bence, Midilli Adası'nın en güzel plajları arasına Plomari Koyu'nu da koymam gerek. Çakıl taşlı pırıl pırıl bir koydur. Ayrıca denizi çok soğuk değildir. En çok tutulan Barbayanni rakısının hem müzesi hem de fabrikası buradadır. Lisvoli Köyü buraya çok yakındır. Bu köy anason cennetidir. Barbayanni rakısı burada duyulmuş ardından da bütün dünyaya yayılmıştır. Fabrika derken öyle çok modern bir tesis beklemeyin, her şey eski usul. Zaten güzelliği de eski usul olmasıdır.
İnsan buraları görüp gezince, o Çeşme Alaçatı’daki beachlere verdiği paralara çok yazık olduğunu fark ediyor. Bu güzelliklere burada bir sent bile vermeden tadını çıkarmak, sanırım yaşayabileceğiniz en büyük güzellik.
Agios Ermogenis ufacık bir köy. Köye girişte baba-oğulun sahip olduğu seramik dükkanı sizi karşılar. Güzel hediyelikler alabilirsiniz. Ama yediğim en güzel mezeler buradaki tavernadaydı. Meğer burası yerel halkın şemsiyesini, havlusunu alıp geldiği bir köymüş. Suyun sıcaklığı da çok güzeldi. Burada Türk olduğunuzu görünce hemen 'Merhaba' deyip sizlere yardımcı oluyorlar.
Midilli Adası, kesinlikle görülmesi gereken bir ada. Bakir kalmış koyları, tavernaları, restoranları, cafeleri, rakı fabrikaları, plajları… Ayrıca ada halkı Türkleri çok seviyor kapılarda karşılıyor. Hatta Türkler için Türkçe öğreniyorlar. Bu yaz bu adayı görmelisiniz.
Üstelik Vfs Global'e hiç gerek kalmadan doğrudan vize işlemlerinizi yapıyoruz. Vize danışmanlığı, feribot bileti ve turlarımızla ilgili ayrıntılı bilgi için bizi arayabilirsiniz 0232 464 71 71